Bütün hayatım boyunca böyle kasvetli bir mezarlık görmedim.
- Never in all my life have I seen such a dreary graveyard.
Freddy geçen ay mezarlıkta vardiyalı olarak çalışıyordu, bu yüzden normal saatlerde çalışan arkadaşlarından herhangi birini göremiyordu.
- Freddy's been working the graveyard shift the past month, so he hasn't been able to see any of his friends who work normal hours.
Dan, Linda'yla mezarlıkta buluştu.
- Dan met Linda at the cemetery.
Tom, Mary ile mezarlıkta buluştu.
- Tom met Mary at the cemetery.