a thing without a like; something unequaled or unparalleled

listen to the pronunciation of a thing without a like; something unequaled or unparalleled
English - Turkish

Definition of a thing without a like; something unequaled or unparalleled in English Turkish dictionary

unique
biricik
unique
eşsiz

Bu kitap birçok yönden eşsizdir. - This book is unique in many ways.

Onun tekniği eşsiz ve kesinlikle şaşırtıcıydı. - His technique was unique and absolutely amazing.

unique
bir tane
unique
eşsiz şey
unique
nadir şey
unique
türüne az rastlanan
unique
özebir
unique
emsali kalmamış
unique
(Havacılık) birtane eşsiz
unique
tek

Onun tekniği eşsiz ve kesinlikle şaşırtıcıydı. - His technique was unique and absolutely amazing.

Amerika Birleşik Devletleri dünyadaki tek süper güç olmak istiyor. - United States want to be the World unique superpower.

unique
az bulunur
unique
Müfret
unique
{s} tek, yegâne
unique
{s} bir değerli [mat.]
unique
{s} mükemmel
unique
{s} rakipsiz
unique
(sıfat) tek, benzersiz, biricik, rakipsiz, yegâne, eşsiz, mükemmel, bir değerli [mat.], özgün
unique
{s} eşsiz, benzersiz, emsalsiz
English - English
unique
a thing without a like; something unequaled or unparalleled
Favorites