Tom soyguncunun bıçağını görür görmez korktu.
- Tom became scared as soon as he saw the robber's knife.
İki soyguncu bir mağazaya girdi.
- Two robbers broke into a store.
Hırsızlık nedeniyle üç yıl hapse mahkum edildim.
- I was sentenced to three years for robbery.
Hırsızlar gece yarısı kol gezer.
- Robbers prowl around at midnight.