Profesörün bize verdiği problemi çözmeye çalıştık fakat karışık görünüyordu.
- We tried to figure out the problem our professor had given us, but it seemed confusing.
O, profesörün konuşma şekli ile alay etti.
- He mocked the way the professor speaks.
Öğretmen, Çekçe öğretiyor.
- The professor teaches Czech.
Bu sözlük hem öğrenciler hem de öğretmenler için iyi bir öğrenme aracıdır.
- This dictionary is a good learning tool for both students and professors.