a swimmer who floats in the water

English - Turkish

Definition of a swimmer who floats in the water in English Turkish dictionary
floater: devlet tahvili
floater: kurucu
floater: sahile vurmuş ceset
floater: {i} hata
floater: {i} aptallık
floater: bir işten öbür işe geçen kimse
floater: {i} yüzen şey
floater: çeşitli yerlerde kanuna aykırı olarak oy kullanan kimse
floater: yüzen kimse veya şey
floater: {i} sağlam hisse senedi
floater: {i} sürekli iş değiştiren kimse
floater: {i} enayilik
floater: yüzen/yüzdüren

English - English

Definition of a swimmer who floats in the water in English English dictionary: floater

a swimmer who floats in the water

Hyphenation

a swimmer who floats in the wa·ter

ı swîmır hu flōts în dhi wôtır

/ə ˈswəmər ˈho͞o ˈflōts ən ᴛʜē ˈwôtər/ /ə ˈswɪmɜr ˈhuː ˈfloʊts ɪn ðiː ˈwɔːtɜr/

History

Favorites