a sudden breaking

listen to the pronunciation of a sudden breaking
English - Turkish

Definition of a sudden breaking in English Turkish dictionary

snap
{f} havada kapmak
snap
çıt sesi
snap
kırmak
snap
(at ile) dişlemek
snap
parmak şıklatma
snap
aceleyle yapılmış
snap
şaklama
snap
fotoğraf

Tom birkaç enstantane fotoğraf çekti. - Tom took a few snapshots.

Bana yolculuğu sırasında çektiği fotoğrafları gösterdi. - She showed me the snaps which she had taken during her journey.

snap
(isim) ısırma, kopma, çat sesi, kopça, çıtçıt, anlık şey, ani şey, kolay iş, enerji, gayret, şipşak fotoğraf, zencefilli bisküvi, çarpma sesi
snap
{f} (kırbacı) şaklatmak; (sert
snap
çat

Amuda kalktığımda boynum çatırdadı. - My neck snapped when I did a headstand.

Annem çantasını çat diye kapattı. - Mother closed her purse with a snap.

snap
{f} ısırmak
snap
{f} şipşak fotoğraf çekmek
snap
{f} şaklamak
snap
birden
snap
{s} sürpriz
snap
çat diye

Annem çantasını çat diye kapattı. - Mother closed her purse with a snap.

snap
{f} şıklatmak
snap
{f} kopmak; koparmak
English - English
snap
A sudden break
snap
a sudden breaking

    Hyphenation

    a sud·den break·ing

    Turkish pronunciation

    ı sʌdın breykîng

    Pronunciation

    /ə ˈsədən ˈbrākəɴɢ/ /ə ˈsʌdən ˈbreɪkɪŋ/
Favorites