Devlet ilaç politikalarında reform yapacak.
- The state is going to reform its drug policies.
Yaşlı adam kalbi için güçlü ilaçlar alıyor.
- The elderly man takes strong drugs for his heart.
En yakın eczane nerede?
- Where's the nearest drug store?
Eczane yolun sonunda.
- The drugstore is at the end of this road.
Polisi büyük bir uyuşturucu operasyonunu ortaya çıkardı.
- The police uncovered a major drug operation.
Ben bir alkoliğim. Ben bir uyuşturucu bağımlısıyım. Ben eşcinselim. Ben bir dahiyim.
- I'm an alcoholic. I'm a drug addict. I'm homosexual. I'm a genius.
Kazananlar uyuşturucu madde kullanmaz.
- Winners don't use drugs.
Gemi özenle arandı ama hiçbir uyuşturucu maddesi bulunmadı.
- The ship was searched thoroughly, but no illegal drugs were found.