English - Turkish
Definition of a substance or preparation for rendering cloth, leather, etc in English Turkish dictionary
- waterproof
- {s} su geçirmez
Bu su geçirmez bir saat.
-This is a waterproof watch.
Bu, su geçirmez bir saat.
-This is a waterproof clock.
- waterproof
- sugeçirmez
Benim fotoğraf makinem sugeçirmez.
-My camera is waterproof.
Ağlamayı kes. Rimelini bozacaksın. Endişelenme, o sugeçirmez.
-Stop crying. You'll ruin your mascara. Don't worry, it's waterproof.
- waterproof
- sugeçirmez hale getirmek
- waterproof
- sugeçirmez yağmurluk
- waterproof
- {i} su geçirmez kumaş
- waterproof
- (fiil) su geçirmez yapmak
- waterproof
- empermeabl
- waterproof
- (Tekstil) 1. sugeçirmez 2. sugeçirmezleştirmek
- waterproof
- sugeçirmez elbise
- waterproof
- sugeçirmez hale koymak
- waterproof
- {f} su geçirmez yapmak
- waterproof
- {i} yağmurluk
- waterproof
- {s} su sızdırmaz
- waterproof
- {f} -i su geçirmez hale getirmek
- waterproof
- sugeçirmez yap
Related Terms
English - English
Definition of a substance or preparation for rendering cloth, leather, etc in English English dictionary
- waterproof
a substance or preparation for rendering cloth, leather, etc
Hyphenation
a sub·stance or prep·a·ra·tion for ren·der·ing cloth, leather, etcPronunciation
Resimler
History
Favorites