a street of small shops (especially in orient)

listen to the pronunciation of a street of small shops (especially in orient)
English - Turkish

Definition of a street of small shops (especially in orient) in English Turkish dictionary

bazaar
{i} pazar

Garip değil mi? - Yabancı biri yerli birine çarşıda nasıl pazarlık yapılacağını gösteriyor. - Isn't it strange?--A foreigner showing a local how to bargain at the bazaar.

Yarın, sabah pazarına gidelim. - Tomorrow let's go to the morning bazaar.

bazaar
çarşı

Garip değil mi? - Yabancı biri yerli birine çarşıda nasıl pazarlık yapılacağını gösteriyor. - Isn't it strange?--A foreigner showing a local how to bargain at the bazaar.

Çarşının etrafında dolaşalım. - Let's stroll around the bazaar!

bazaar
yardım amacıyla düzenlenen satışlar
bazaar
içinde çeşitli mallann satıldığı çarşı
bazaar
{i} pazar, çarşı; kermes
bazaar
satış/çarşı
English - English
bazaar
bazar