a strategy which involves playing many hands

listen to the pronunciation of a strategy which involves playing many hands
English - Turkish

Definition of a strategy which involves playing many hands in English Turkish dictionary

loose
{s} oynak

Aslında o oynak bir kadın. - Actually she is a loose woman.

loose
{s} gevşek

İyi bir vuruşcu olmak için, gevşek tutmalısın ve içgüdünü izlemelisin. - To be a good batter, you've got to hang loose and follow your instincts.

Meg'in ayakkabıları biraz gevşek. - Meg's shoes are a little loose.

loose
{s} bol

Tom bol giysiler giymeyi seviyor. - Tom likes to wear loose-fitting clothes.

Bu ceket üzerimde bol görünüyor. - This coat looks loose on me.

loose
{s} serbest

O, serbest bir hayat yaşadı. - He has led a loose life.

Köpekleri serbest bırakma. - Don't set the dogs loose.

loose
salmak
loose
malın gözü
loose
kararsızlık
loose
serbestlik
loose
bağsız
loose
hoppa
loose
çözülmüş
loose
(sıfat) gevşek, oynak, bol, gevşemiş, serbest, açık, bağlanmamış (saç), yarım yamalak, ahlaksız, hafif
loose
{s} bol, dökümlü (giysi)
loose
kabaca
loose
sıkı ve bağlı olmayan
loose
yumuşak ishal olmuş
loose
{f} ateşlemek
loose
{s} yarım yamalak
loose
{f} atmak
loose
{f} serbest bırakmak
English - English
loose
a strategy which involves playing many hands

    Hyphenation

    a strat·e·gy which involves playing ma·ny hands

    Turkish pronunciation

    ı strätıci hwîç învälvz pleyîng meni händz

    Pronunciation

    /ə ˈstratəʤē ˈhwəʧ ənˈvälvz ˈplāəɴɢ ˈmenē ˈhandz/ /ə ˈstrætəʤiː ˈhwɪʧ ɪnˈvɑːlvz ˈpleɪɪŋ ˈmɛniː ˈhændz/
Favorites