English - Turkish
Definition of a steep,high bank in English Turkish dictionary
- bluff
- {f} blöf yapmak
- bluff
- {i} blöf
Hanako onun blöfünü gördü.
-Hanako called his bluff.
Blöf yapmadığını nereden bileyim?
-How do I know you're not bluffing?
- bluff
- dobra
- bluff
- into ile
- bluff
- (into ile) blöf yaparak kandırmak/ikna etmek
- bluff
- basit
- bluff
- {f} blöf yap
Tom'un blöf yaptığını biliyordum.
-I knew Tom was bluffing.
Tom sadece blöf yapıyor.
-Tom is only bluffing.
- bluff
- uçurum
- bluff
- kaba saba
- bluff
- {s} candan
- bluff
- {s} içten
- bluff
- uçurum/blöf
- bluff
- {f} blöfle elde etmek
- bluff
- {s} sözünü esirgemeyen
- bluff
- {f} blöf yapmak, kurusıkı atmak
- bluff
- açık
- bluff
- {i} blöf, kurusıkı
- bluff
- (fiil) blöf yapmak, blöfle elde etmek, kurusıkı atmak
- bluff
- {s} açık sözlü
Related Terms
a steep,high bank
Pronunciation
Resimler
History
Favorites