a state of opposition; antagonism; interference

listen to the pronunciation of a state of opposition; antagonism; interference
English - Turkish

Definition of a state of opposition; antagonism; interference in English Turkish dictionary

collision
{i} çarpışma

Bu araba çarpışmaları önlemek için otomatik olarak fren yapar. - This car brakes automatically to avoid collisions.

Tom çarpışmada ölmedi. - Tom didn't die in the collision.

collision
(Ticaret) gemilerin çarpışması
collision
karambol
collision
(Askeri) çakışma
collision
düşünce ayrılığı
collision
{i} çatışma
collision
collision mat den çarpışmada yarığı kapamak için kullanılan palet
collision
{i} fikir ayrılığı
collision
{i} toslama
collision
come into collision with ile çarpımak
collision
ihtilâf

Biz ihtilaf halinde olabiliriz. - We may be on a collision course.

English - English
collision
a state of opposition; antagonism; interference
Favorites