English - Turkish
Definition of a stain; a tache in English Turkish dictionary
- tack
- iri başlı çivi
- tack
- iliştirmek
- tack
- oyulgalamak
- tack
- yapışkanlık
- tack
- (Tekstil) teyelle tutturmak
- tack
- {i} çivi
- tack
- raptiye
- tack
- orsa etmek
- tack
- çatmak
- tack
- kumaşı teyellemek
- tack
- (fiil) raptiyelemek, teyellemek, tutturmak, çakmak, katmak, eklemek, birleştirmek, gemiyi çevirmek, rüzgâra karşı volta vurmak
- tack
- {i} besin
- tack
- {i} iri başlı küçük çivi
- tack
- {f} rüzgâra karşı volta vurmak
- tack
- {i} yiyecek
- tack
- bir geminin yelkenlerinin vaziyetine göre gittiği yol
- tack
- {f} çakmak
- tack
- tack teyelle/çevir/tuttur
- tack
- {f} eklemek
- tack
- {i} geminin rüzgâra göre yaptığı yön değişikliği
Related Terms
English - English
Definition of a stain; a tache in English English dictionary
- tack
a stain; a tache
Pronunciation
Resimler
Favorites