a special aptitude or artistic ability

listen to the pronunciation of a special aptitude or artistic ability
English - Turkish

Definition of a special aptitude or artistic ability in English Turkish dictionary

talent
{i} kabiliyet

O çok kabiliyetli ve yetenekliydi. - He was very gifted and talented.

O, kabiliyetli bir yazar. - He's a talented writer.

talent
{i} yetenek

Müzik için yetenek onların kanında akar. - Talent for music runs in their blood.

Müzikal yetenek genellikle erken yaşlarda verimli olur. - Musical talent usually blooms at an early age.

talent
{i} marifet

Tom on parmağında on marifet olan bir insan. - Tom is a man of many talents.

talent
yetenekli kimseler
talent
Allah vergisi
talent
hünerli
talent
tanrı vergisi
talent
doğal yetenek

Herkesin doğal yetenekleri var. - Everyone has natural talents.

talent
local talent bir mahallin yerlilerinden olan
talent
eski ibrani veya Yunan altın veya gümüş parası
talent
{i} yetenekli kimse
talent
{i} kabiliyet, yetenek; hüner; Allah vergisi
talent
{i} eski para ve tartı sistemi
talent
talent scoutyıldız adayı seçen kimse
talent
tarb a talent for music müzik kabiliyeti
English - English
talent
a special aptitude or artistic ability

    Hyphenation

    a spe·cial ap·ti·tude or ar·tis·tic a·bi·li·ty

    Turkish pronunciation

    ı speşıl äptıtud ır ärtîstîk ıbîlıti

    Pronunciation

    /ə ˈspesʜəl ˈaptəˌto͞od ər ärˈtəstək əˈbələtē/ /ə ˈspɛʃəl ˈæptəˌtuːd ɜr ɑːrˈtɪstɪk əˈbɪlətiː/
Favorites