a special airliner flight to bring home passengers who are stranded

listen to the pronunciation of a special airliner flight to bring home passengers who are stranded
English - Turkish

Definition of a special airliner flight to bring home passengers who are stranded in English Turkish dictionary

rescue
{f} kurtarmak

Onu kurtarmak için elinden geleni yaptı. - He did his best to rescue her.

Tom Mary'yi kurtarmak için çalıştı. - Tom tried to rescue Mary.

rescue
{i} hayat kurtarma
rescue
{i} yardım

Onlar çocuğun yardımına gittiler. - They went to the boy's rescue.

Onları kurtarmana yardım edeceğiz. - We'll help you rescue them.

rescue
{i} kurtarma

Babalarını kurtarmak için acele ettiler. - They hurried to their father's rescue.

Bir kurtarma ekibi gelene kadar dayanmaya çalışın. - Try to hold on until a rescue team arrives.

rescue
kurtulma

Leyla kurtulma şansını kaçırdı. - Layla missed a chance of rescue.

rescue
tahlisiye
rescue
kurtuluş
rescue
{f} kurtar

Babalarını kurtarmak için acele ettiler. - They hurried to their father's rescue.

Tom, köpeği aç askerler tarafından yenilmekten kurtardı. - Tom rescued the dog from being eaten by the hungry soldiers.

rescue
{i} imdat
rescue
imdadına yetişip kurtarmak
rescue
{f} hacizden kurtarmak
rescue
{f} imdadına yetişmek
rescue
{f} muaf tutmak
rescue
{f} zorla geri almak
English - English
rescue
a special airliner flight to bring home passengers who are stranded

    Hyphenation

    a spe·cial air·lin·er flight to bring home passengers who are stranded

    Turkish pronunciation

    ı speşıl erlaynır flayt tı brîng hōm päsıncırz hu ır strändıd

    Pronunciation

    /ə ˈspesʜəl ˈerˌlīnər ˈflīt tə ˈbrəɴɢ ˈhōm ˈpasənʤərz ˈho͞o ər ˈstrandəd/ /ə ˈspɛʃəl ˈɛrˌlaɪnɜr ˈflaɪt tə ˈbrɪŋ ˈhoʊm ˈpæsənʤɜrz ˈhuː ɜr ˈstrændəd/
Favorites