a source or repository of data that can be read or written only sequentially

listen to the pronunciation of a source or repository of data that can be read or written only sequentially
English - Turkish

Definition of a source or repository of data that can be read or written only sequentially in English Turkish dictionary

stream
{i} akarsu

Birçok akarsu üzerinde köprü inşa etmek zorundaydılar. - They had to build bridges over the many streams.

Bir akarsu bulduk ve biraz yüzdük. - We found a stream and swam a little bit.

stream
{i} nehir
stream
akarsu akıntısı
stream
akarca
stream
akın halinde gitmek
stream
su
stream
akış

Tanaka öğretim tarihinin akışına aykırıdır. - Tanaka's teaching goes against the stream of history.

Trafik akışında bir kesinti yoktu. - There was no gap in the stream of traffic.

stream
akmak

Bir dere göle akmaktadır. - A stream flows into the lake.

stream
akıntı

Bu hızlı akıntıda yüzmek tehlikeli olmalı. - It must be dangerous to swim in this rapid stream.

Akıntıya karşı çabalamak cesaret gerektirir. - To strive against the stream requires courage.

stream
{i} sel: Streams of water ran down the steps. Sular merdivenlerden aşağı sel gibi akıyordu. People were coming and going in
stream
(rüzgârda) dalgalanmak
stream
{i} dere; çay
stream
{i} akım
stream
(Tıp) Sıvı akımı, seyir halindeki herhangi bir sıvı akıntısı
stream
{i} sel
stream
{f} uçuşmak
stream
(Askeri) RADAR YANILTICI MALZEMENİN SAÇILMASI (KATI, RASTGELE ARALIKLARLA PARALANMA)
English - English
stream
a source or repository of data that can be read or written only sequentially

    Hyphenation

    a source or re·pos·i·to·ry of da·ta that Can be read or writ·ten on·ly se·quen·tial·ly

    Turkish pronunciation

    ı sôrs ır ripäzıtôri ıv deytı dhıt kın bi rid ır rîtın ōnli sıkwençıli

    Pronunciation

    /ə ˈsôrs ər rēˈpäzəˌtôrē əv ˈdātə ᴛʜət kən bē ˈrēd ər ˈrətən ˈōnlē səˈkwenʧəlē/ /ə ˈsɔːrs ɜr riːˈpɑːzəˌtɔːriː əv ˈdeɪtə ðət kən biː ˈriːd ɜr ˈrɪtən ˈoʊnliː səˈkwɛnʧəliː/
Favorites