English - Turkish
Definition of a soldier (especially one who is old or experienced) in English Turkish dictionary
- sweat
- terlemek
Terlemekten çok usandım.
-I'm so sick of being sweaty.
- sweat
- ter
O kazağını ters yüz giydi.
-He put on his sweater wrong side out.
Tom cinayetle suçlandığında soğuk ter döktü.
-When Tom was accused of the murder, he broke out in a cold sweat.
- sweat
- {i} terleme
Tom terlemeye başlıyor.
-Tom is starting to sweat.
Tom bolca terlemeye başlamıştı
-Tom was beginning to sweat profusely.
- sweat
- {f} ter dökmek
- sweat
- buğulanmak
- sweat
- çok çalışmak
- sweat
- alınteri dökmek
- sweat
- zor iş
- sweat
- {f} az paraya çalışmak
- sweat
- 1. (isim) ter.2. (isim) (soğuk bir yüzeyin üstünde oluşan) damlalar, ter.3. (isim) ter dökme.4. (fiil) terlemek.5. (fiil) (cam, bardak v.b.) terlemek, buğulanmak.6. (fiil) endişelenmek, endişe etmek.7. (fiil) (içindeki su) ter şeklinde sızmak, terlemek
- sweat
- {i} angarya
- sweat
- {f} sömürmek
- sweat
- {f} terden ıslatmak
- sweat
- (fiil) terlemek, ter dökmek, zorlanmak, ağır çalışmak, az paraya çalışmak, terletmek, ter yapmak, terden ıslatmak, ter döktürmek, zorlamak, sömürmek
- sweat
- herhangi bir cisimden ifraz olunan ter gibi sıvı
- sweat
- {f} (cam, bardak v.b.) terlemek, buğulanmak. 3
- sweat
- {f} ter döktürmek
- sweat
- {i} (soğuk bir yüzeyin üstünde oluşan) damlalar, ter
- sweat
- {f} zorlanmak
- sweat
- ter ile ıslatmak
Related Terms
English - English
Definition of a soldier (especially one who is old or experienced) in English English dictionary
- sweat
a soldier (especially one who is old or experienced)
Hyphenation
a sol·dier (especially one who I·s old or experienced)Resimler
Favorites