Bütün askerler cesurdu.
- All the soldiers were brave.
Savaş askerleri cepheye gitmeye zorladı.
- War compelled soldiers to go to the front.
Tom krikoyla arabayı kaldırdı.
- Tom jacked up the car.
Tom araba krikosunu kullandı.
- Tom used the car jack.
Jackson, kaba bir adamdı.
- Jackson was a rough man.
Tom Jackson'ı tanıyan bir adamı tanıyan bir adam tanıyorum.
- I know a guy who knows a guy who knows Tom Jackson.
Sami eski bir eyalet polisidir.
- Sami is a former state trooper.
El bombası askerden beş metre uzakta patladı.
- The grenade exploded five metres from the soldier.
Jack'in yeni bir bisiklet satın almak için parası yok.
- Jack can't afford to buy a new bicycle.
Jack davasından kazandığı parayla refah içinde yaşayabilmeli.
- With the money Jack won from his lawsuit, he should be able to live on easy street.
Benim maça valem var.
- I have the jack of spades.
Bende kupa valesi var.
- I've got the jack of hearts.