a small such piece to trigger or control a mechanical device (like a button)

listen to the pronunciation of a small such piece to trigger or control a mechanical device (like a button)
English - Turkish

Definition of a small such piece to trigger or control a mechanical device (like a button) in English Turkish dictionary

lever
kaldıraç

İhtiyacım olan şey kaldıraçtır. - What I need is leverage.

Bir yatırımcı grup firmanın kaldıraçlı satın alımını deniyor. - An investors' group is attempting a leveraged buy-out of the firm.

lever
manivela kolu
lever
(Tekstil) kol, sallanır (döner) kol
lever
vasıta

Taşı bir manivela vasıtasıyla kaldırdılar. - They lifted the rock by means of a lever.

lever
döner kol
lever
manivela ile hareket ettirmek/kaldırmak
lever
birini emek harcamaya zorlayan şey
lever
{f} kaldıraçla kaldır
lever
(Mühendislik) levye, kol, manivela, kumanda kolu
lever
Levye, Şoku demiri
lever
manivela/kaldıraç
lever
fazla gayret sarfına vasıta olan şey
lever
manive!a ile kaldırmak veya hareket ettirmek veya etmek
lever
(isim) kaldıraç, manivela, lövye
lever
kaldıraç,v.kaldıraçla kaldır: n.kaldıraç
lever
{f} kaldıraçla kaldırmak
lever
(fiil) kaldıraçla kaldırmak
lever
hareket ettir

Ayar kolunu yukarı doğru hareket ettirerek koltuk yüksekliğini ayarlayabilirsiniz. - You can adjust the seat height by moving the adjustment lever up.

English - English
lever
a small such piece to trigger or control a mechanical device (like a button)
Favorites