Seni öpmek istiyorum.
- I would like to kiss you.
Onu öpmek bir şey, ve sevmek başka bir şeydir.
- To kiss her is one thing, and to love is another.
O, bir öpücükle onu şaşırttı.
- She surprised him with a kiss.
Tom bir öpücükle Mary'ye sürpriz yaptı.
- Tom surprised Mary with a kiss.
Tom Mary'yi yalnız bulur bulmaz, onu öpmeye başladı.
- As soon as Tom got Mary alone, he started kissing her.
Tom Mary'i öpmeye kararlıydı.
- Tom was determined to kiss Mary.
Gelin damat tören bitince öpüştüler.
- The bride and groom kissed when the ceremony ended.
Baktığın her yerde öpüşen genç çiftleri görebilirsiniz.
- Everywhere you look you can see young couples kissing.
O, çocuğun gözyaşlarını öperek geçirdi.
- She kissed away the boy's tears.
Yasal bir öpücük çalıntı olanla asla eş değerde değildir.
- A legal kiss will never equal a stolen one.
Tom kız kardeşine bir parça kek kesti.
- Tom cut his sister a piece of cake.
Bana bir parça bilgi getirdi.
- He brought me a piece of information.