a small piece (such of cake, biscuit or bread)

listen to the pronunciation of a small piece (such of cake, biscuit or bread)
English - Turkish

Definition of a small piece (such of cake, biscuit or bread) in English Turkish dictionary

crumb
{i} kırıntı

Bu çocuklar ördeklere ekmek kırıntıları attılar, onları gördüm. - These children threw the bread crumbs to the ducks, I saw them.

Onun sakalında bir kırıntı var. - There is a crumb in his beard.

crumb
argo değersiz kimse
crumb
ekmek kırıntısı
crumb
çok az miktar
crumb
(Aİ) ciğeri beş para etmez adam
crumb
kırıntılarla süslemek sofradan kırıntıları toplamak
crumb
{f} ufalamak
crumb
{f} galetaya bulamak
crumb
{i} değersiz kimse
crumb
{i} parça, zerre
crumb
{i} ekmek içi
crumb
{i} zerre
English - English
crumb
a small piece (such of cake, biscuit or bread)
Favorites