a small bet or risky investment

English - Turkish

Definition of a small bet or risky investment in English Turkish dictionary
flutter: {f} kanat çırpmak
flutter: çırpınış
flutter: pır pır etme
flutter: karmaşa
flutter: (Havacılık) telaşlanmak
flutter: heyecan
flutter: uçmak
flutter: {f} çırpın
Odaya girerken kalbi çırpındı. - Her heart fluttered as he entered the room.
flutter: telaş
flutter: {f} (rüzgârda) titremek veya hafifçe dalgalanmak
flutter: telâşa düşürmek
flutter: (Askeri) SARSINTI: Ani bir sarsıntı ile, örneğin bir fırtına sarsıntısı ile, bir makine veya aletin herhangi bir parçasında meydana gelen ve makina parçalarının reaksiyonu ile tadil edilen titreşim
flutter: asabiyet
flutter: kalp ritmi
flutter: çalkalanma
flutter: {f} dalgalanmak
flutter: {f} (kanatlarını) çırpmak
flutter: titretmek
flutter: telâş etmek
flutter: {f} düzensiz hareket etmek

English - English

Definition of a small bet or risky investment in English English dictionary: flutter
Oh, by the way, I heard of a rather good thing today, New Kleinfonteins; it's a gold mine in Rhodesia. If you'd like to have a flutter you might make a bit..
a small bet: flutter

a small bet or risky investment

Hyphenation

a small bet or ris·ky in·vest·ment

ı smôl bet ır rîski învesmınt

/ə ˈsmôl ˈbet ər ˈrəskē ənˈvesmənt/ /ə ˈsmɔːl ˈbɛt ɜr ˈrɪskiː ɪnˈvɛsmənt/

History

Favorites