a single stroke on a drawing or a picture

listen to the pronunciation of a single stroke on a drawing or a picture
English - Turkish

Definition of a single stroke on a drawing or a picture in English Turkish dictionary

touch
{f} dokunmak

Küçük çocuklar her şeye dokunmak ister. - Little children like to touch everything.

Tüm yapmanız gereken düğmeye dokunmak. - All you have to do is touch the button.

touch
tesir etmek
touch
aldatmak
touch
{i} az bir derece/miktar: He has a touch of fever. Azıcık ateşi var. There's a touch a sore spot/point hassas bir konuya/noktaya dokunmak
touch
{f} incitmek
touch
{f} yetmek
touch
{f} teğet geçmek
touch
{i} dokunuş

Benim soğuk bir dokunuşum var. Bu çok kötü. - I've a touch of a cold. That's too bad.

touch
elleme
touch
az bir derece/miktar
touch
kıyaslanmak
touch
elini sürmek
touch
eline su dökmek
touch
taç
touch
kullanmak
touch
bahsetmek
touch
(Tıp) Tuşe
touch
sözünü etmek
touch
çalmak
touch
{i} temas

Bu konuyla ilgili seninle tekrar temasa geçeceğim. - I will get in touch with you again about this matter.

O, ırkçı gruplarla temas halinde olduğunu mahkemede itiraf etti. - He confessed in court that he was in touch with racist groups.

English - English
touch
a single stroke on a drawing or a picture

    Hyphenation

    a sin·gle stroke on a draw·ing or a pic·ture

    Turkish pronunciation

    ı sînggıl strōk ôn ı drôîng ır ı pîkçır

    Pronunciation

    /ə ˈsəɴɢgəl ˈstrōk ˈôn ə ˈdrôəɴɢ ər ə ˈpəkʧər/ /ə ˈsɪŋɡəl ˈstroʊk ˈɔːn ə ˈdrɔːɪŋ ɜr ə ˈpɪkʧɜr/
Favorites