Polis kırmızı ışıkta caddeyi geçmememizi söyledi. - The policeman told us not to cross the street against the red light.
Polis kırmızı ışıkta caddeyi geçmememizi söyledi.
The policeman told us not to cross the street against the red light.
Kırmızı ışıkta geçmemeliydim. - We shouldn't have run that red light.
Kırmızı ışıkta geçmemeliydim.
We shouldn't have run that red light.