Onlar utanç içinde başlarını eğdiler. - They hung their heads in shame.
Otobüs şoförü öğrencileri başlarını pencereden dışarı çıkarmamaları için uyardı. - The bus driver warned the pupils not to stick their heads out the window.
English - English
Definition of a shouted warning that something is falling from above, mind your heads in English English dictionary