English - Turkish
Definition of a shorter path to a specific location or program in English Turkish dictionary
- shortcut
- (Bilgisayar) kısaltmalar
- shortcut
- kısa yol
Eğitim için kısa yol yoktur.
-There is no shortcut to education.
Bu, okula bir kısa yoldur.
-It's a shortcut to the school.
- shortcut
- kısayol
Tom'un evine bir kısayol biliyordum.
-I knew a shortcut to Tom's house.
Tom bir kısayol bilir.
-Tom knows a shortcut.
- shortcut
- kısayol (Kestirme klavye için)
- shortcut
- kestirmeden gitmek
- shortcut
- {i} kestirme
Onlar kestirme bir yol bulmaya çalışırken haritayı incelediler.
-They studied the map, trying to find a shortcut.
Ben bahçenin içinden kestirmeden gideceğim.
-I'll take a shortcut across the garden.
- shortcut
- {i} kestirme yol
Bu genellikle okula gittiğim kestirme yol.
-This is the shortcut that I usually take to school.
Bu, okula bir kestirme yoldur.
-It's a shortcut to the school.
Related Terms
English - English
Definition of a shorter path to a specific location or program in English English dictionary
- shortcut
a shorter path to a specific location or program
Hyphenation
a shorter path to a spe·cif·ic lo·ca·tion or pro·gramTurkish pronunciation
ı şôrtır päth tı ı spısîfîk lōkeyşın ır prōgrämPronunciation
/ə ˈsʜôrtər ˈpaᴛʜ tə ə spəˈsəfək lōˈkāsʜən ər ˈprōˌgram/ /ə ˈʃɔːrtɜr ˈpæθ tə ə spəˈsɪfɪk loʊˈkeɪʃən ɜr ˈproʊˌɡræm/
Resimler
Favorites