Eski bir kitapçıya yakın yaşıyorum.
- I live close to an old bookshop.
Eylül sonuna kadar bir kitapçıda tam gün çalışıyorum.
- I'm working full time in a bookshop until the end of September.
Bu bölgede çok az kitapçı var.
- There are few bookstores in this area.
O, haftada bir kez kitapçıya gider.
- She goes to the bookstore once a week.