Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

a sheltered area of coast between two cliffs (mostly restricted to place names)

listen to the pronunciation of a sheltered area of coast between two cliffs (mostly restricted to place names)
English - Turkish

Definition of a sheltered area of coast between two cliffs (mostly restricted to place names) in English Turkish dictionary

gap
boşluk/aralık
gap
{i} fark

Toplum büyük bir yaş farkı olan insanlar arasında ilişkiyi teşvik etmez. - Society does not encourage relationships between people who have a large age gap.

Aralarındaki yaş farkı oldukça fazla. - The age gap between them is rather large.

gap
yarmak
gap
{f} yol aç
gap
(görüş) ayrılık
gap
yarık
gap
{i} aralık

Onlar arasındaki aralık daraldı. - The gap between them has narrowed.

gap
(Askeri) GEDİK, BOŞLUK: Bir engelin boş bırakılan kısmı. Bu boşluk; bir dost birliğin muharebe düzeninde geçmesine imkan verecek genişliktedir. 15 metreden fazla ve pek seyrek olarak, 90 metreden az olur. Ayrıca bakınız: "phony minefield"
gap
ihtilaf
gap
{i} eksiklik
gap
fikir ayrılığı
gap
gedik
gap
{i} ara

Onlar arasındaki aralık daraldı. - The gap between them has narrowed.

Bu ikisinin görüşü arasında büyük bir uçurum vardı. - There was a great gap between the views of the two.

gap
{i} boşluk

Kedi çitteki bir boşluktan geçti. - The cat went through a gap in the fence.

Matematik bilgimde birçok boşluklarım var. - There's a lot of gaps in my knowledge of math.

gap
{i} açıklık

Tom kapının mandalını açmaya çalışmak için açıklıktan çite ulaştı. - Tom reached through the gap in the fence to try to unlatch the gate.

gap
{i} geçit

Bu geçit daralmaktadır. - That gap is narrowing.

gap
açık,v.yol aç: n.boşluk
gap
(isim) boşluk, aralık, açıklık, geçit, ara, ayrılık, uçurum, fark
English - English
gap

At Birling Gap we can stop and go have a picnic on the beach.

a sheltered area of coast between two cliffs (mostly restricted to place names)
Favorites