English - Turkish
Definition of a shaking, shock of an earthquake in English Turkish dictionary
- concussion
- sarsıntı
Doktor bana beyin sarsıntısı geçirdiğimi söyledi.
-The doctor told me I had a concussion.
Senin bir beyin sarsıntın var.
-You have a concussion.
- concussion
- beyin sarsıntısı/sarsıntı
- concussion
- (Askeri) hava çarpması
- concussion
- (Tıp) konküzyon
- concussion
- (Askeri) hava sadmesi
- concussion
- beyin sarsıntısı
Sanırım bir beyin sarsıntısı yaşıyorum.
-I think I have a concussion.
Doktor bana beyin sarsıntısı geçirdiğimi söyledi.
-The doctor told me I had a concussion.
- concussion
- (Askeri) HAVA ÇARPMASI; HAVA SADMESİ: Bir infilak sonucu, havanın ani olarak çarpması
- concussion
- {i} sarsma
- concussion
- {i} şok
- concussion
- çarpışma neticesi olan şiddetli sarsıntı
- concussion
- {i} darbe
- concussion
- {i} şiddetli sarsıntı
- concussion
- (Tıp) Şiddetli sarsıntının meydana getirdiği şok hali, şiddetli sarsıntının yumuşak dokuda sebep olduğu zedelenme veya harabiyet
Related Terms
English - English
Definition of a shaking, shock of an earthquake in English English dictionary
- {n} concussion
a shaking, shock of an earthquake
Hyphenation
a shaking, shock of an earth·quakePronunciation
Resimler
Favorites