English - Turkish
Definition of a severe or trying experience in English Turkish dictionary
- ordeal
- {i} çile
Tom Mary'ye dün geceki çileden bahsetti.
-Tom told Mary about last night's ordeal.
Halkın içinde konuşmak Tom için bir çileydi.
-Speaking in public was an ordeal for Tom.
- ordeal
- {i} insana çok sıkıntı çektiren iş, ateşten gömlek
- ordeal
- {i} işkence ile sorgulama
- ordeal
- {i} ateşten gömlek
- ordeal
- büyük slkıntı
- ordeal
- çetin sınav
- ordeal
- eskiden kullanılan işkence ile yargılama usulü
- ordeal
- karakter veya dayanıklılık denemesi
- ordeal
- {i} zorlu sınama
Related Terms
English - English
Definition of a severe or trying experience in English English dictionary
- ordeal
a severe or trying experience
Hyphenation
a se·vere or try·ing ex·pe·ri·enceTurkish pronunciation
ı sıvîr ır trayng îkspîriınsPronunciation
/ə səˈvər ər ˈtrīɴɢ əkˈspərēəns/ /ə səˈvɪr ɜr ˈtraɪŋ ɪkˈspɪriːəns/
Resimler
Favorites