English - Turkish
Definition of a set of clothing (with accessories) in English Turkish dictionary
- outfit
- {i} kıyafet
Giydiğin kıyafeti seviyorum.
-I love the outfit you're wearing.
Bu harika bir kıyafet.
-That's a great outfit.
- a set of
- bir takım
Öncüleri bir takım engellerin üstesinden geldiler.
-The pioneers overcame a set of obstacles.
- outfit
- {i} araç gereç
- a set of
- set
Tom her zaman onun arabasındaki sandıkta bir set atlama kabloları saklar.
-Tom always keeps a set of jumper cables in the trunk of his car.
- outfit
- (Askeri) techizat
- outfit
- donatım
- outfit
- teçhizat
- outfit
- takım
- outfit
- türküm
- outfit
- {i} takım donatısı
- outfit
- {f} donat
- outfit
- {f} malzeme sağlamak
- outfit
- {i} k.dili. ekip, takım
- outfit
- bir zaman için ihtiyacı karşılayan giyecekler
- outfit
- {i} birlik
- outfit
- {i} k.dili. askeri birlik
- outfit
- dili askeri birlik
- outfit
- (isim) takım, araç gereç, aletler, malzeme, birlik, ekip
- outfit
- {f} donatmak
- outfit
- {i} aletler
- outfit
- (Askeri) TAKIM, TEÇHİZAT: Herhangi bir işi yapabilmek için gerekli malzeme. Mesela; bir havacı teçhizatı veya marangoz takımı gibi
Related Terms
English - English
Definition of a set of clothing (with accessories) in English English dictionary
- outfit
a set of clothing (with accessories)
Hyphenation
a SET of cloth·ing (with accessories)Resimler
Favorites