Onların başka şarapları yok.
- They have no more wine.
Şarap listesini görebilir miyim?
- May I see the wine list?
Parti için bir düzine şarap kadehi ve meyve suyu için iki düzine bardak aldım.
- For the party I bought a dozen wine glasses and two dozen cups for juice.
Biz biraz şarap içmek istiyoruz.
- We'd like to have some wine.
Avrupalılar şarap içmek isterler.
- Europeans like to drink wine.