Onun küçük göğüsleri var ama umursamıyorum.
- She has small breasts, but I don't mind.
Tom, Mary'in küçük göğüsleri olmasına aldırış etmedi.
- Tom didn't mind that Mary had small breasts.
Meme kanseri bir hastalıktır.
- Breast cancer is a disease.
Sigara içmek meme kanserine neden olabilir.
- Smoking can cause breast cancer.
O, halk içinde emzirmeye utanıyor.
- She is embarrassed to breastfeed in public.
Göğüs kanseri için bir test yaptırmak istiyorum.
- I'd like to have a test for breast cancer.