Fadıl numuneyi laboratuarına götürdü ve onu analiz etti.
- Fadil took the sample to his laboratory and analyzed it.
Onlar ücretsiz numuneler veriyor.
- They're giving away samples free.
Bize çalışmalarınızdan bazı örnekler gösterir misiniz?
- Would you show us some samples of your work?
Bu ücretsiz bir örnektir.
- This is a free sample.
Bu ücretsiz bir örnektir.
- This is a free sample.
Bir örnek almak istersen, lütfen bize bildir.
- If you would like to have a sample, please let us know.
O, resim kartpostalların örneklerini istedi.
- He asked for samples of picture postcards.
İşimle ilgili bazı örnekler getirdim.
- I brought some samples of my work.
Kan örneklemesinden hiç korkmuyordum.
- I wasn't afraid of the blood sampling at all.
Bu dönem, öğrenciler istatistiksel örnekleme tekniklerini okuyacaklar ve uygulayacaklar.
- In this semester, students study and apply statistical sampling techniques.
Sami birkaç örnek denedi ama satın almadı.
- Sami tried a few samples, but he didn't buy.
Kan örneklemesinden hiç korkmuyordum.
- I wasn't afraid of the blood sampling at all.
Bu dönem, öğrenciler istatistiksel örnekleme tekniklerini okuyacaklar ve uygulayacaklar.
- In this semester, students study and apply statistical sampling techniques.
İşte bugünün programı hakkında bir örnek.
- Here is a sampling of today's program.
Kan örneklemesinden hiç korkmuyordum.
- I wasn't afraid of the blood sampling at all.
...it is possible it might stand second to the Scandinavian countries if a fair sample of their population were obtained. Francis Galton et al. (1883). Final Report of the Anthropometric Committee, Report of the British Association for the Advancement of Science, .
I design this but for a sample of what I hope more fully to discuss. -Woodward.
Thus he concludes, and every hardy knight His sample followed. -Fairfax.
... by sample surveys in 1995. We are at an all time high of hunger in this country. ...
... DAVID DRUMMOND: Well, I think we have a bit of a sample for ...