a salesman or saleswoman

listen to the pronunciation of a salesman or saleswoman
English - Turkish

Definition of a salesman or saleswoman in English Turkish dictionary

salesperson
satış elemanı

Satış elemanı elbiseyi alması için onu ikna etti. - The salesperson persuaded her to buy the dress.

25 dolarlık bir çek düzenledim ve onu satış elemanına verdim. - I made out a check for $25 and handed it to the salesperson.

salesperson
{i} satıcı

Bu, dürüst olmayan bir satıcı. - He's a dishonest salesperson.

salesperson
{i} tezgâhtar
salesperson
{i} pazarlamacı
English - English
salesmarketer
salesperson
a salesman or saleswoman

    Hyphenation

    a sales·man or saleswoman

    Turkish pronunciation

    ı seylzmın ır seylzwûmın

    Pronunciation

    /ə ˈsālzmən ər ˈsālzˌwo͝omən/ /ə ˈseɪlzmən ɜr ˈseɪlzˌwʊmən/
Favorites