a rout or decisive defeat

English - Turkish

Definition of a rout or decisive defeat in English Turkish dictionary
slaughter: {f} katletmek
slaughter: {i} kırım
slaughter: {f} boğazlamak
slaughter: kesmek (kasaplık hayvanı)
slaughter: katliam yapmak
slaughter: toptan öldürme
slaughter: büyük kıyım
slaughter: {i} öldürme
Kenti alıp oradaki her bir kişiyi öldürmek için ordumu göndereceğim. - I will send my army to take the city and slaughter every single person there.
slaughter: {i} mahvetme
slaughter: {i} kesim
slaughter: {f} kesmek
slaughter: (fiil) kesmek, boğazlamak, kılıçtan geçirmek, katletmek, toplu katliam yapmak, mahvetmek, bozguna uğratmak
slaughter: (isim) kesim, kırım, katliam, kıyım, toplu katliam, kan dökme, mahvetme, bozguna uğratma
slaughter: hayvan kesme
slaughter: {f} mahvetmek
slaughter: {f} bozguna uğratmak
slaughter: {i} öldürme, katil
slaughter: {i} kan dökme
Kan dökmek en iyi ilaçtır. - Slaughter is the best medicine.
slaughter: {f} kılıçtan geçirmek

English - English

Definition of a rout or decisive defeat in English English dictionary: slaughter

a rout or decisive defeat

Hyphenation

a rout or de·ci·sive de·feat

ı raut ır dîsaysîv dîfit

/ə ˈrout ər dəˈsīsəv dəˈfēt/ /ə ˈraʊt ɜr dɪˈsaɪsɪv dɪˈfiːt/

History

Favorites