Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
|
Hangi tatlıyı yemeli?
- Which dessert should he eat?
İki kameradan hangisinin daha iyi olduğunu bana söyle.
- Tell me which of the two cameras is the better one.
Bestecilerden hangisini en çok seviyorsun?
- Which of the composers do you like best?
Hangisini istersin söyle.
- Say which one you would like.
O bir şarkı söyledi, ki onun adını bilmiyordum.
- She sang a song, the title of which I did not know.
Çok sıkıcı olduğunu düşündüğü Avrupa dillerinden sinirlenen Christopher Columbus Columbian dilini icat etti, öyle karmaşık bir dildi ki onu sadece o konuşabildi.
- Frustrated with the European languages, which he considered too boring, Christopher Columbus invented Columbian, a language so complicated that only he could speak it.
Lüksemburg Büyük Dükalığı 563.000 nüfusa sahiptir ve bunların %46'sı yabancıdır.
- The Grand-Duchy of Luxembourg has a population of 563,000 of which 46% are foreigners.
Brezilya eyaletlere bölünmüştür ve bunlar sırasıyla belediyelere bölünmüştür
- Brazil is partitioned into states, which in turn are partitioned into municipalities.
Çok sıkıcı olduğunu düşündüğü Avrupa dillerinden sinirlenen Christopher Columbus Columbian dilini icat etti, öyle karmaşık bir dildi ki onu sadece o konuşabildi.
- Frustrated with the European languages, which he considered too boring, Christopher Columbus invented Columbian, a language so complicated that only he could speak it.
O bir şarkı söyledi, ki onun adını bilmiyordum.
- She sang a song, the title of which I did not know.
Hangisini tercih edersin, elma mı yoksa muz mu?
- Which do you prefer, apples or bananas?
İki kameradan hangisinin daha iyi olduğunu bana söyle.
- Tell me which of the two cameras is the better one.
Adam bana kim olduğumu sordu. Ki bu soruya cevap vermenin gerekli olduğunu düşünmedim.
- The man asked me who I was, to which question I did not think it necessary to answer.
Ne yazık ki, oyunu iptal etmek zorunda bırakıldık, ki bunu dört gözle bekliyorduk.
- To our regret, we were obliged to call off the game, which we had been looking forward to.