a record or narrative description of past events

listen to the pronunciation of a record or narrative description of past events
English - Turkish

Definition of a record or narrative description of past events in English Turkish dictionary

history
tarih

Susan Amerikan tarihi bölümünde okuyor. - Susan is majoring in American history.

O bize tarih öğretiyor. - He teaches us history.

history
geçmiş

Tom'un başını belaya sokmakla ilgili uzun bir geçmişi var. - Tom has a long history of getting into trouble.

Latin Amerikalılar birkaç asır önce burada yaşamış olan yerlilerin geçmişi hakkında çok az şey bilmektedir. - Latin Americans know very little about the history of the indigenous peoples who used to live here several centuries ago.

history
(Askeri) BİRLİK TARİHÇESİ: Bak. "historical record"
history
(Tıp) Tarih, özellikle hastanın geçmişini kapsayan hikayesi, öz geçmişi
history
family history aile tarihçesi
history
(Askeri,Eğitim) tarihçe

Uzun bir tarihçesi olan dilleri öğrenmeyi tercih ederim. - I prefer learning languages that has a long history.

history
{i} kayıtlar

MSN sohbetlerimizin tarihi kayıtları neredeler? - Where are the history records of our MSN chats?

MSN' deki sohbetlerimizin tarihi kayıtları neredeler? - Where are the history records of our chats on MSN?

history
{i} hikâye

Tom'un bir madde bağımlılığı hikayesi var. - Tom has a history of drug abuse.

Karaciğer sorunu ile ilgili bir hikayem var. - I have a history of liver trouble.

history
tarihsel öykü/olay
history
tarihi dram
history
{i} gelişim aşmaları
English - English
history
a record or narrative description of past events

    Hyphenation

    a rec·ord or nar·ra·tive de·scrip·tion of past events

    Turkish pronunciation

    ı rıkôrd ır närıtîv dîskrîpşın ıv päst ivents

    Pronunciation

    /ə rəˈkôrd ər ˈnarətəv dəˈskrəpsʜən əv ˈpast ēˈvents/ /ə rəˈkɔːrd ɜr ˈnærətɪv dɪˈskrɪpʃən əv ˈpæst iːˈvɛnts/
Favorites