Binlerce insan, reklam yüzünden aldatıldı.
- Thousands of people were deceived by the advertisement.
Yeni yayınlar için gazeteye bir reklam koydum.
- I put an advertisement for the new publications in the newspaper.
Binlerce insan, reklam yüzünden aldatıldı.
- Thousands of people were deceived by the advertisement.
Eski kanepeni satmak istiyorsan neden yerel bir gazeteye bir reklam koymuyorsun?
- If you want to sell your old sofa, why not put an advertisement in the local paper?
İndirimler ve satışlarla ilgili ilanlar sürekli olarak Tom'un cep telefonuna geliyor.
- Advertisements for discounts and sales constantly arrive on Tom's mobile phone.
Buraya yakın kiralık bir daire olduğunu gazete ilanlarından okudum.
- I read in the newspaper advertisements that there is an apartment for rent near here.
The people gave a good advertisement for Wiktionary.