English - Turkish
Definition of a qualitative change in English Turkish dictionary
- shift
- vitese geçirmek
- shift
- (Tıp) şift
- qualitative change
- nitel değişiklik
- shift
- {i} kayma
Bu ülkedeki siyaset merkeze doğru kaymaktadır.
-Politics in this country is shifting towards the center.
Bu ülkedeki siyaset sola doğru kaymaktadır.
-Politics in this country is shifting towards the left.
- shift
- çare
- shift
- değişiklik
- shift
- şanzıman
- shift
- şanjman
- shift
- (suç/vb.) atmak
- shift
- yaşamak
- shift
- çare/gömlek/vardiya/kayma
- shift
- (Tıp) Değişme veya sapma
- shift
- son çare
- shift
- {f} tıkınmak
- shift
- {i} kadın iç gömleği
- shift
- {f} değişmek
- shift
- {i} rotasyon
- shift
- {i} değiştirme
Neden vardiyaları değiştirmek istiyorsun?
-Why do you want to change shifts?
Ayaklarımızı sıcak tutmak için ayaklarımızı yer değiştirmek ve hareket ettirmeye devam etmek zorunda kaldık.
-In order to keep our feet warm we had to shift from one foot to another and keep moving.
- shift
- {i} kaçamak
- shift
- {i} çok sade bir çeşit kadın elbisesi
Related Terms
English - English
Definition of a qualitative change in English English dictionary
- transmutation
- shift
- transformation
- a change
- modification
Related Terms
a qualitative change
Hyphenation
a qua·li·ta·tive changeTurkish pronunciation
ı kwälıteytîv çeyncPronunciation
/ə ˈkwäləˌtātəv ˈʧānʤ/ /ə ˈkwɑːləˌteɪtɪv ˈʧeɪnʤ/
Resimler
Favorites