John Sam'in tam bir müzik koleksiyona sahiptir.
- John has the complete collection of Sam's music.
Ben sonradan bana R. Burton 'ın Tarihi Koleksiyonlarını satın almamı sağlaması için onları sattım.
- I afterward sold them to enable me to buy R. Burton's Historical Collections.
Dan'ın toplama arabalarla dolu bir garajı vardı.
- Dan had a garage full of collection cars.
Bu evin yağmur suyu toplama sistemi var.
- This house has a rainwater collection system.
Oy pusulalarının toplanması on dakika sürdü.
- The collection of the ballots took ten minutes.
Wilhelm Friedrich Radloff, Türk halklarının tarihini ve folklorunu inceleyen ünlü Alman bilim adamıdır ve Tatar halk dastanlarının ilk koleksiyonunu derlemiştir.
- Wilhelm Friedrich Radloff is the famous German scientist who have studied the history and folklore of Turkic peoples and compiled the first collection of Tatar folk dastans.
O iki tane kısa öykü derlemesi yayınladı.
- She published two collections of short stories.