a prospect of a country, a picture

listen to the pronunciation of a prospect of a country, a picture
English - Turkish

Definition of a prospect of a country, a picture in English Turkish dictionary

landscape
peyzaj

Peyzaj çakmak taşı kadar soğuk ve keskin. - The landscape was cold and sharp as flint.

Tom bir peyzaj mimarıdır. - Tom is a landscape architect.

landscape
{i} manzara

Kasvetli bir manzara, her yöne millerce yayıldı. - A dreary landscape spread out for miles in all directions.

Bütün dikkatimi dışarıdaki manzaraya yöneltti. - He addressed my full attention to the landscape outside.

landscape
tabiat
landscape
yatay
landscape
havali manzarası
landscape
kır manzarası
landscape
(ev/fabrika/vb.) çevresini yeşillendirmek
landscape
çevresine bahçe yapmak
landscape
(fiil) bahçe düzenlemek
landscape
çevreyi güzelleştir
landscape
(page orientation) yatay
landscape
landscape architect bahçe mimarı
landscape
land scape gardener bahçeyi düzenleyen kimse
landscape
{f} bahçe düzenlemek
landscape
peyzaj/manzara
English - English
{n} landscape
a prospect of a country, a picture
Favorites