a prolonged shortage

listen to the pronunciation of a prolonged shortage
English - Turkish

Definition of a prolonged shortage in English Turkish dictionary

drought
kuraklık

Kuraklık sırasında, çiftçiler kıt kanaat zorlukla geçinebiliyorlar. - During droughts, farmers are barely able to eke out a living.

Kuraklık dönemi ürüne ciddi hasar verdi. - The spell of drought did severe damage to the harvest.

drought
{i} kıtlık

Kıtlık süresince birçok köylü öldü. - Many peasants died during the drought.

drought
kurak

Kuraklık dönemi ürüne ciddi hasar verdi. - The spell of drought did severe damage to the harvest.

Seller, şiddetli rüzgar fırtınaları, kuraklıklar, öldürücü donlar ve hava kirliliği sorunları hepsi,ara sıra, modern toplumu etkilenmiştir. - Floods, violent wind storms, droughts, killing frosts, and the problems of air pollution have all, on occasion, influenced modern society.

drought
nemsiz
drought
susuzluk
drought
susuz
drought
kıt

Kıtlık süresince birçok köylü öldü. - Many peasants died during the drought.

Kuraklık sırasında, çiftçiler kıt kanaat zorlukla geçinebiliyorlar. - During droughts, farmers are barely able to eke out a living.

drought
eksiklik
drought
droughty kurak
drought
{i} darlık
English - English
drought
a prolonged shortage

    Hyphenation

    a prolonged short·age

    Turkish pronunciation

    ı prılôngd şôrtıc

    Pronunciation

    /ə prəˈlôɴɢd ˈsʜôrtəʤ/ /ə prəˈlɔːŋd ˈʃɔːrtəʤ/
Favorites