English - Turkish
Definition of a plant originally cultivated but now growing wild in English Turkish dictionary
- escape
- {i} sızıntı
- escape
- {f} kaçıp kurtulmak
- escape
- {f} sızmak
- escape
- kaçılmak
- escape
- akla gelmemek
- escape
- kurtuluş/sızıntı/kaçış
- escape
- savuşturmak
- escape
- {f} firar etmek
- escape
- yakayı sıyırmak
- escape
- (Tıp) Dışarı çıkma, salınma, serbest hale geçme (hormon v.s.)
- escape
- (Bilgisayar) çık
Tatile çıkmak istediler.
-They wanted to escape on vacation.
Onun adı sık sık hatırımdan çıkıyor.
-Her name often escapes me.
- escape
- {f} kaçak yapmak
- escape
- (Bilgisayar) öncelem
- escape
- (gaz/sıvı/vb.) sızma
- escape
- atlatmak
- escape
- kaçma
Tom kızgın ayıdan kaçmak için elinden geldiği kadar hızlı koştu.
-Tom ran as fast as he could to escape from the angry bear.
Brown kendisi kaçmak istemedi.
-Brown himself did not want to escape.
- escape
- {f} kurtulmak, paçayı kurtarmak; atlatmak
- escape
- {i} kaçış, kaçma, firar
- escape
- {f} kurtulmak
- escape
- {f} gözünden kaçmak; aklından çıkmak
Related Terms
English - English
Definition of a plant originally cultivated but now growing wild in English English dictionary
- escape
a plant originally cultivated but now growing wild
Hyphenation
a plant o·rig·i·nal·ly cul·ti·va·ted but now grow·ing wildTurkish pronunciation
ı plänt ırîcnıli kʌltıveytıd bʌt nau grōîng wayldPronunciation
/ə ˈplant ərˈəʤnəlē ˈkəltəˌvātəd ˈbət ˈnou ˈgrōəɴɢ ˈwīld/ /ə ˈplænt ɜrˈɪʤnəliː ˈkʌltəˌveɪtəd ˈbʌt ˈnaʊ ˈɡroʊɪŋ ˈwaɪld/
Resimler
Favorites