Biz stüdyoya gidemeyiz.
- We cannot go into the studio.
Bodrumumuzu ses geçirmez hale getirdik ve onu bir kayıt stüdyosu olarak kullanıyoruz.
- We soundproofed our basement and use it as a recording studio.
Atölyesinde yüzlerce kitap var.
- There are hundreds of books in his studio.
Tom küçük bir stüdyo dairede yaşıyor.
- Tom lives in a tiny studio.