İşçilerin çoğu açlıktan öldüler.
- Many of the workers died of hunger.
Birçok işçi kömür madeninde mahsur kaldı.
- Many workers were trapped in the coal mine.
Bugün, bir sürü insan işsiz kalma konusunda endişeleniyor.
- Today, many people worry about losing their jobs.
Asya'da bir sürü insan vardır.
- There are many people in Asia.
Odada kaç tane erkek çocuk var?
- How many boys are there in the room?
Kaç tane erkek kardeşin var?
- How many brothers do you have?
Bu, bir kişi için küçük bir adımdır ama insanlık için dev bir sıçramadır.
- That's one small step for man, one giant leap for mankind.
Bir sürü kişi pandispanyayı fırınlanması zor sanmakta, ama yeterince yumurta kullanırsanız hiçbir şey sahiden ters gitmeyebilir.
- Many people think that sponge cake is difficult to bake, but if you use enough eggs, nothing can really go wrong.
Yaşlı adam duymakta zorlanıyor.
- The old man was hard of hearing.
O sağlam genç bir adam.
- He is a robust young man.
Ben bu sistemi bilmiyorum ama sorumlu adam açıklayacak.
- I don't know this system, but the man in charge will explain.
Bu fabrika parçalardan bitmiş ürünlere kadar ölçünlenmiş entegre üretim sistemi kullanmaktadır.
- This factory uses an integrated manufacturing system standardized from parts on through to finished products.