Belediye başkanı ona şehrin anahtarını sundu.
- The mayor presented him with the key to the city.
Kaç tane anahtar? Pepperberg sordu.
- How many keys? asked Pepperberg.
Başarının anahtarı olan dürüstlük söylenilmediği taktirde sürer
- It goes without saying that honesty is the key to success.
Anahtarımı yolda iken kaybetmiş olmalıyım.
- I must have lost my key along the way.
Ben bir parça bagaj satın aldım.
- I bought a piece of baggage.
Benim bir zarfa, bir parça kağıda ve kurşun kaleme ya da bir dolma kaleme ihtiyacım var.
- I need an envelope, a piece of paper, and a pencil or a pen.