Bana bir parça bilgi getirdi.
- He brought me a piece of information.
Benim bir zarfa, bir parça kağıda ve kurşun kaleme ya da bir dolma kaleme ihtiyacım var.
- I need an envelope, a piece of paper, and a pencil or a pen.
Tuzlu karamelin eşsiz tadını severim.
- I like the unique taste of salted caramel.
Ben yenilebilir pirinç kağıdı ve karamele sarılmış bir muz yedim.
- I ate a banana wrapped in edible rice paper and caramel.