English - Turkish
Definition of a piece of paper money; a banknote in English Turkish dictionary
- bill
- fatura
Faturada bir hata var.
-There's a mistake in the bill.
Bir sürü insan faturalarını ödeme konusunda endişeleniyor.
-Many people worry about paying their bills.
- bill
- {f} fatura çıkarmak
- bill
- {i} kanun tasarısı
- bill
- balta
- bill
- (Gıda) kakaç
- bill
- (Ticaret) ticari senet
- bill
- ilan
- bill
- burun
- bill
- denize uzanan kara parçası
- bill
- afiş
- bill
- tahvil
- bill
- el ilanı
- bill
- poliçe
- a piece of
- bir parça
Benim bir zarfa, bir parça kağıda ve kurşun kaleme ya da bir dolma kaleme ihtiyacım var.
-I need an envelope, a piece of paper, and a pencil or a pen.
Bana bir parça bilgi getirdi.
-He brought me a piece of information.
- bill
- Şapka siperi
The trend among some young men is to wear their caps with the bill off to one side.
- bill
- {f} afişe etmek
- bill
- (İnşaat) pusula, makbuz, fatura
- bill
- gagalarım birbirine sürterek sevişmek
- bill
- (Askeri) TEZKERE, LAYİHA (KANUN)
- bill
- ağız
- bill
- gaga/burun/tahvil/fatura
Related Terms
English - English
Definition of a piece of paper money; a banknote in English English dictionary
- bill
- note
I didn't have any coins to pay with, so I used a note.
- piece of paper
- A single sheet or scrap of paper
- piece of paper
- folio, sheet of paper
- piece of paper
- scrap of paper
Related Terms
a piece of paper money; a banknote
Hyphenation
a piece of pa·per money; a banknotePronunciation
Resimler
Favorites