Bu el yapımı eşyalar kalite olarak farklıdır.
- These hand-made articles differ in quality.
Bu eşyaları çok yüksek bir fiyata satın aldı.
- You bought these articles at too high a price.
Bu mallar gümrük vergisinden muaftır.
- These articles are all exempt from duty.
Okul gazetesi için bir makale yazıyorum.
- I'm writing an article for the school newspaper.
Bu yazıyı yeniden basmak mümkün mü?
- Is it possible to reprint this article?
Bu makalenin yazarı, ünlü bir eleştirmendir.
- The author of this article is a famous critic.
Bugünkü gazetede baş makaleyi okudun mu?
- Have you read the leading article in today's paper?
İsimler, zamirler, fiiller, sıfatlar, zarflar, makaleler, edatlar, bağlaçlar, ve ünlemler İngilizcede konuşma parçalarıdır.
- Nouns, pronouns, verbs, adjectives, adverbs, articles, prepositions, conjunctions, and interjections are the parts of speech in English.
Bu makale bana TV'de gördüğüm bir şeyi hatırlatıyor.
- This article reminds me of something I saw on TV.
Lütfen dersle ilgisi olmayan her şeyi çantana koy.
- Please place all articles not related to the lesson inside your bag.
Sözleşme maddesini yine oku.
- Read the article again.
Japonya umarım anayasasının 9. maddesine uyar.
- I hope that Japan will abide by Article 9 of her Constitution.
He had to focus on the mission, staying alive and getting out, not on the sexy number rubbing up against him.
Action, brotherman! Action is what we need! Direct, coldblooded action!.
See.
You lucky dog!.
... now a new person, and I'm going to be the queen I know ...
... Because I'm not a squeaky-clean person, you ...